7 Nisan 2012 Cumartesi

KJB: AKP, Uluslararası Güçlerin Vazgeçilmez Maşası


Behdinan - Kürdistan Kadın hareketi KJB, AKP rejiminin Ortadoğu’yu kan gölüne çeviren uluslararası güçlerin vazgeçilmez maşası haline geldiğini belirterek, “Günlük olarak AKP zulmünden çekmeyen yok!” dedi. KJB, AKP rejiminin tüm sahtekârlıklarını deşifre etmek ve halkların özgürleşmesinin elverişli koşullarını daha güçlü yakalamak için tarihi fırsatların olduğuna dikkat çekti.

Yazılı bir açıklama yapan KJB Koordinasyonu, baskı ve yasaklara rağmen PKK lideri Abdullah Öcalan’ı 4 Nisan doğum gününde sahiplenenleri selamladı: “Halklar ve kadınlar için özgürlüksel doğuşu ifade eden ve aynı zamanda sürekli bir yaşama dönüştürmenin temel mücadele gerekçesi anlamına gelen 4 Nisan’ı tüm baskı ve yasaklara rağmen her biçimde sahiplenenleri sevgiyle, saygıyla selamlıyoruz.”

Açıklamada şöyle denildi: “‘Önder Apo’yu özgürleştirelim, soy kırıma son verelim! Hamlesi’nin en önemli durağı olan 4 Nisan’ın anlamı elbette ki sadece bir güne sığdırılamaz. Önder Apo’nun özgürlüğü temelinde başlatılan hamle, 8 Mart ve Newroz’la birlikte yaygınlaşarak ve yeni bir nitelik kazanarak sürmektedir.4 Nisan bu niteliksel gelişmenin en yumuşak karnıydı. Bir yıla yakındır Önderliğimiz koyu bir tecritlik koşullarındadır. Tüm çabalara rağmen koşullar hala değişmemiştir.

Dayatılan uluslararası konseptin gerici-intikamcı karakterinin AKP şahsında geldiği son noktadır bu. Ancak, bu vahşi uygulamaların Önderlik şahsında bir bütün olarak toplumu nasıl sardığını ve her kesimi hedefleyen bu düşmanlığın ne kadar onur kırıcı olduğunu ve korkunç sonuçlara yol açtığını hepimiz iliklerimize kadar yaşıyoruz. Buna karşı görkemli eylemsellikler de gelişmektedir. Fedakârlık, zorlukları göğüsleme azmi az değildir. Bu konuda başta analar, kadın yoldaşlar olmak üzere halkımız büyük çaba sergilemektedir. Fakat bütün mücadele dinamiklerimizi yerinde ve zamanında, daha tedbirli harekete geçirerek gerici zihniyeti sarsan ve devletin pervasızlığına dur diyen tarihi anları yakalamak zorundayız.”


“Günlük olarak AKP zulmünden çekmeyen yok!” diyen KJB şöyle devam etti: “Önderliğimiz üzerinde uygulanan koyu tecritlik koşullarındaki bu ısrarın ne anlama geldiğini Kürdistan ve Türkiye toplumunun önemli bir bölümü görmektedir. Yine devletin içte ve dışta içine girdiği çirkin çıkar ilişkilerinin günlük olarak nasıl bir bedele yol açtığını bizzat yaşayarak tanık olmaktadır. En çok da kadınların ve çocukların bu ağır bedeli ödemektedir. Bu gidişatı durduracak bir tek şey var: O da Önderliğimizin özgürlüğüdür! Tecritlik, yüreğimizin özgürlük sesinin sonsuz yayılmasına bent oluşturamaz! Milyonlar buna dur demek için meydanlardadır. Demokratik ve özgür çözümün belirleyen gücü olarak önderliğimiz, daha fazla bu tecritlik konumunda kalamaz! Yakaladığımız büyük hakikatin öncü- militan savaşçıları olarak sonuna kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Bulunduğumuz her alanda, Kürdistan’ın her parçasında hamlemizi aynı azimle ve ruhuna uygun bir şekilde geliştireceğiz.

AKP devletleştikçe siyasal-İslam emperyalizmi gelişmekte, uluslar arası güçlerin taşeronluk görevi daha çok artmaktadır. Ortadoğu’yu kan gölüne çeviren uluslararası güçlerin vazgeçilmez maşası haline gelen AKP’nin içte Kürt halkının Önderliksel mücadelesine karşı yürüttüğü büyük düşmanlık, tüm topluma ve Ortadoğu halklarına daha katmerli yansımaktadır. Halkların özgürleşme taleplerine ve gelişen özgür-birliğine karşı duyduğu korku AKP’yi, her türlü gerici ilişki ve işbirliğine çanak tutar hale getirmiştir. Bu korku,egemen sistemin Ortadoğu’da yarattığı hükümranlığın tek alternatifi olarak gelişen Demokratik modernite paradigması ve onun öngördüğü halkların demokratik konfederal sisteminden duyulan korkudur.Uluslararası gericiliğin önemli dayanağı olan TC –AKP’sinin sadece Kürdistan halkı açısından değil,Türk, Fars ve Arap halkları açısından da ne kadar tehlikeli rol oynadığını son Suriye politikasıyla daha net görülmektedir. İçerde her gün gerilla katliamı, işçi katliamı, tutuklama, işkence, manipülasyon, işsizlik, yoksulluk, sefalet ve yasaklarla topluma savaş açmış ve devlet faşizmini dayatmışken, dışarı da hangi halkın sorununu çözecek! Bu kocaman bir yalan ve iki yüzlülüktür. Kendine bağlı paramiliter güç odakları oluşturarak mezhep çatışmaları ve halklar arası düşmanlık yaratma ve kan siyasetiyle yeni vurgunlar yapma, iktidarına biraz daha ömür biçme gibi ahlaksızca bir çıkar savası yürütmektedir.

Bu vesileyle son Cudi şehitlerimizi saygıyla anıyor. Değerli Ailelerine ve tüm halkımıza başsağlığı diliyoruz. Hamlemizi bu yiğit yoldaşlarımızın anısı temelinde yükselteceğimizi ifade ediyoruz.

Özgürlük mücadelemizin öncü gücü olan Kadın Hareketimiz, AKP’nin sahte İslam, sahte demokrasi, sahte kardeşlik ve diğer tüm sahtekârlıklarını deşifre etmek ve gerçek anlamda cinslerin, Kültürlerin, dillerin, inançların, kısaca halkların özgürleşmesinin elverişli koşullarını daha güçlü yakalamanın tarihi fırsatları içindeyiz. Hamlemiz, bu başarı ve zaferi gerçekleştirecek dinamizmi yaratmıştır. Gerisi, doğru ve kesintisiz öncülüktür.”


ANF NEWS AGENCY

Hiç yorum yok: