Kürt siyasetçilerine yönelik operasyonu protesto etmek isteyen kitleye
polisin müdahale etmesine sert tepki gösteren DTK Eş Başkanı Ahmet Türk
"Tutuklamalar bir siyasi soykırıma dönüştü. Başbakan kalkıp bu ülkede
demokrasiden söz etmesin, ayıptır ayıp. Bu zulmün zincirlerini tek tek
kıracağız" dedi. "Değerlerimizden asla taviz vermeyeceğiz, halkımız
özgürlük serhildanları yaratacak" diyen Türk, "Demokratik mücadelenin
yeri siyasettir" diyenleri de "utansınlar" sözleri ile eleştirdi.
Kürt siyasetçilerine yönelik operasyonları protesto etmek için BDP İl binası önünde bir araya gelen binlerce kişi, buradan Koşuyolu Parkı'na doğru yürüyüşe geçti. DTK Eş Başkanları Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk, BDP Diyarbakır milletvekilleri Nursel Aydoğan, Altan Tan, Emine Ayna, DTK Koordinasyon Kurulu üyesi ve Batman Milletvekili Ayla Akat Ata, Ağrı Milletvekili Halil Aksoy ile BDP'li il ve ilçe başkanlarının da bulunduğu binlerce yurttaş Bayındırlık Caddesi üzerinde barikat kuran polisler tarafından engellendi.
Kitlenin arkasında da barikat kuran polisin yürüyüşe izin vermemesi üzerine, DTK Eş Başkanı Ahmet Türk ile Aysel Tuğluk ve BDP'li vekiller polis yetkilileri ile yaptıkları görüşme sonuç vermezken, ikinci kez polis ile görüşmek için barikata doğru gelen BDP'li vekillere polis tazyikli su ile müdahale etti. Müdahale sırasında DTK Koordinasyon Kurulu Üyesi Ayla Akat Ata ile Yazar Yılmaz Sezgin uzun süre tazyikli suya maruz kaldı. Emniyet yetkilileri ile görüşen BDP'liler, müdahaleye tepki gösterdi.
Müdahalenin ardından açıklama yapan DTK Eş Başkanı Ahmet Türk, "Bu akşam siz de bu zulme şahit oldunuz. Kendi topraklarımızda, ilimizde bir siyasi partinin çalışmaları açıkça engelleniyor" dedi. "Başbakan kalkıp bu ülkede demokrasiden söz etmesin, ayıptır ayıp" diyen Türk, "Bu zulmü asla kabul etmeyeceğiz. Bu zulmün zincirlerini tek tek kıracağız. Kirli siyaseti deşifre etmek için halkımızla yola çıktık, ama bu kirli siyaseti deşifre etmeye gerek kalmadı, herkes burada bu gerçeği gördü" şeklinde konuştu.
DTP ile başlayan "KCK operasyonları"na dikkat çeken Türk, "2011 yılında bu tutuklamalar bir siyasi soykırıma dönüştü. Belediye başkanlarımız, MYK ve PM üyelerimiz hedef haline getirildi. Buna kılıf olarak 'KCK' diye halka yutturmaya çalışıyorlar. Bu özgürlük isteyenlere yönelik bir operasyondur. 'Bugün mücadelenin yeri demokratik siyasettir' diyenler, utansın. Demokratik siyaseti dağıtmak isteyenler neyi çözecek? Bu siyaset iflas etmiştir. Halkımız özgürlük için serhıldanları yaratacak" dedi.
"Çözüm için büyük gayret gösteren Sayın Öcalan'ı tecrit savaş politikasıdır" ifadelerini kullanan Türk, şunları belirtti: "Değerlerimizden asla vazgeçmeyeceğiz. 8 Ekim'de barış için, müzakerelerin devam etmesi için, tecridin kaldırılması için Öcalan'ın rolünü oynayabilmesi için Gemlik'e yürüyeceğiz."
Türk, halka da, "Demokratik serhıldanları yaratmalıyız. Bundan asla taviz vermeyeceğiz" çağrısında bulundu.
Kürt siyasetçilerine yönelik operasyonları protesto etmek için BDP İl binası önünde bir araya gelen binlerce kişi, buradan Koşuyolu Parkı'na doğru yürüyüşe geçti. DTK Eş Başkanları Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk, BDP Diyarbakır milletvekilleri Nursel Aydoğan, Altan Tan, Emine Ayna, DTK Koordinasyon Kurulu üyesi ve Batman Milletvekili Ayla Akat Ata, Ağrı Milletvekili Halil Aksoy ile BDP'li il ve ilçe başkanlarının da bulunduğu binlerce yurttaş Bayındırlık Caddesi üzerinde barikat kuran polisler tarafından engellendi.
Kitlenin arkasında da barikat kuran polisin yürüyüşe izin vermemesi üzerine, DTK Eş Başkanı Ahmet Türk ile Aysel Tuğluk ve BDP'li vekiller polis yetkilileri ile yaptıkları görüşme sonuç vermezken, ikinci kez polis ile görüşmek için barikata doğru gelen BDP'li vekillere polis tazyikli su ile müdahale etti. Müdahale sırasında DTK Koordinasyon Kurulu Üyesi Ayla Akat Ata ile Yazar Yılmaz Sezgin uzun süre tazyikli suya maruz kaldı. Emniyet yetkilileri ile görüşen BDP'liler, müdahaleye tepki gösterdi.
Müdahalenin ardından açıklama yapan DTK Eş Başkanı Ahmet Türk, "Bu akşam siz de bu zulme şahit oldunuz. Kendi topraklarımızda, ilimizde bir siyasi partinin çalışmaları açıkça engelleniyor" dedi. "Başbakan kalkıp bu ülkede demokrasiden söz etmesin, ayıptır ayıp" diyen Türk, "Bu zulmü asla kabul etmeyeceğiz. Bu zulmün zincirlerini tek tek kıracağız. Kirli siyaseti deşifre etmek için halkımızla yola çıktık, ama bu kirli siyaseti deşifre etmeye gerek kalmadı, herkes burada bu gerçeği gördü" şeklinde konuştu.
DTP ile başlayan "KCK operasyonları"na dikkat çeken Türk, "2011 yılında bu tutuklamalar bir siyasi soykırıma dönüştü. Belediye başkanlarımız, MYK ve PM üyelerimiz hedef haline getirildi. Buna kılıf olarak 'KCK' diye halka yutturmaya çalışıyorlar. Bu özgürlük isteyenlere yönelik bir operasyondur. 'Bugün mücadelenin yeri demokratik siyasettir' diyenler, utansın. Demokratik siyaseti dağıtmak isteyenler neyi çözecek? Bu siyaset iflas etmiştir. Halkımız özgürlük için serhıldanları yaratacak" dedi.
"Çözüm için büyük gayret gösteren Sayın Öcalan'ı tecrit savaş politikasıdır" ifadelerini kullanan Türk, şunları belirtti: "Değerlerimizden asla vazgeçmeyeceğiz. 8 Ekim'de barış için, müzakerelerin devam etmesi için, tecridin kaldırılması için Öcalan'ın rolünü oynayabilmesi için Gemlik'e yürüyeceğiz."
Türk, halka da, "Demokratik serhıldanları yaratmalıyız. Bundan asla taviz vermeyeceğiz" çağrısında bulundu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder