18 Eylül 2011 Pazar

Demirtaş: Bu Ülkede AKP Sorunu Var

Şırnak'ta yapılan KCK operasyonu sonrasında Cizre'ye gelen BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, Kürt halkının özerkliğini ilan ederek kendi çözümünü yarattığını belirterek, "50 bin Kürdü tutuklasınız da Kürtler özgürlüklerini elde edecektir. Bu ülkede bir AKP sorunu vardır" dedi.

KCK adı altında BDP il ve ilçe yöneticileri ile il genel ve belediye meclis üyelerinin de aralarında bulunduğu 55 kişinin gözaltına alındığı Şırnak ve Cizre İlçesi'nde incelemede bulunmak üzere Diyarbakır'dan yola çıkan BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve DTK Eş Başkanı Aysel Tuğluk'u Cizre'de binlerce kişi karşıladı. Milletvekili Hasip Kaplan ve Altan Tan ile parti merkez yöneticilerinin de içinde yer aldığı BDP ve DTK heyetinin konvoyu, araçlarından heyet, İdil yolu üzerinden bulunan BDP Cizre ilçe binasına kadar yürüdü.

Yürüyüş sırasında 30 metre uzunluğunda yeşil, sarı, kırmızı flama, PKK, KCK bayrakları ile PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın posterleri taşınarak, sık sık "Direne direne kazanacağız", "Baskılar bizi yıldıramaz", sloganı atıldı.

Parti binası önünde toplanan binlerce kişiye hitap eden DTK Eş Başkanı Aysel Tuğluk, Cizre halkının direnişten gelen bir halk olduğunu belirterek, "O Başbakan 'Kürt halkına ya teslim olacaksın ya da yeni strateji uygulayacağız' diyor. Başbakan bu halkı tanımıyor. Kürt halkının onur ve özgürlüğünü hiçe sayıyor. Ancak onuruna düşkün, özgürlüğüne sevdalı bu halk Başbakan'ın tehdit hizaya getirme politikalarına boyun eğmeyecektir. Devletin ve iktidarın Kürt halkına reva gördüğü, dağda iseniz öldürme, şehirde iseniz tutuklama ve linç etmektir" diye konuştu.

Şırnak ve ilçelerinde demokratik siyaset yürüten, Kürt halkının özgürlük mücadelesinde yer alanların gözaltına alındığını aktaran Tuğluk şunları söyledi: "Bu demokratik siyasetin yolunu kapatmaktır. Erdoğan'ın iyi Kürdü olacaksak bir şey yok. Özgür Kürt olursak tutuklama ve baskılara maruz kalıyoruz. Başbakan ülkenin sınırları dışına çıktığında demokrasi havarisi kesiliyor. Bu ziyaretlerinde halkın iradesine saygı gösterilmeli diyor. Ancak o saatlerde halkın iradeleri olan Kürt siyasetçiler gözaltına alınıyor. Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan barış elini uzatmıştır. Öcalan defalarca 'Gelin acılar yaşanmadan bu sorunu diyalogla çözelim' dedi. Ancak karşımızdaki zihniyet Kürdün hakkını tanımayarak, savaşta ısrar etmiştir. Sayın Öcalan'ın barış elini tutmayarak savaşta ısrar eden Başbakan ve hükümetidir. Yaşanan her ölümden Başbakan sorumludur. Barışsa barış ama Kürt halkına savaş ilan ederseniz, buna yanıtımız net olacaktır. Bu baskı politikalarına karşı sessiz kalmayacağız. Direnişimizi yükselterek yola devam edeceğiz."
Tuğluk'tan sonra konuşan BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ise, Kürt halkı açısından Kürt sorununun çözüldüğünü belirterek, "Kürt halkı özerkliğini ilan ederek, kendi çözümünü yaratmıştır. Bu ülkede AKP sorunu var" dedi. "Şu saatten sonra Kürt halkına yönelik bu baskı, vicdansızlık ve ahlak dışı politikaların tek sorumlusu Erdoğan'dır" diyen Demirtaş, Şırnak ve ilçelerindeki hakim, savcı ve emniyet müdürlerine, "Hukuk uyguluyoruz diyorsanız bu doğru değildir. Siz siyasi otoritenin ve Başbakan'ın talimatını yerine getiriyorsunuz. Çünkü Şırnak ve Hakkari'de hukuk başka türlü işliyor" şeklinde seslendi.

Başbakan Erdoğan'ın "İyi niyet beklemesinler, Habur anlayışı bitti" sözlerine atıfta bulunan Demirtaş, şöyle devam etti: "Başbakan Erdoğan böyle diyerek Kürt siyasetçilerinin tutuklanması için talimat verdi. Ancak biz biliyoruz ki Başbakan'ın bu talimatını Botan halkı nezdinde bir hükmü yoktur. Bu halk Başbakan'ın kölesi değildir. Gençler, gözaltına alınan bir arkadaşının yerini on gençle doldurmalıdır. 90'lı yıllardan bu yana bir buçuk milyon kişi PKK üyesi olduğu gözaltına alınarak tutuklandı. Bu nasıl terör örgütüdür ki bir buçuk milyon üyesi var. O zaman PKK'nin üye sayısı AKP'nin üye sayısından daha fazladır. Kenan Evren'den Erdoğan'a kadar zihniyet değişmedi. Bu halka 'Gerekeni yapacağız' diyerek tehdit edenlere bu halk gereken yanıtı vermiştir. Vermeye devam edecektir. Şırnak'ta son 2 yılda 500 Kürt siyasetçisi cezaevindedir. Ellerinden gelse bütün Botan halkını cezaevine koyacaklar. Burada yanlış olan Botan halkının yürüttüğü politika değil, Başbakan'ın yanlış olan politikalarıdır. Başbakan Kürt siyasetçilerini cezaevine bırakacağına faşizmi cezaevine atsın. Biz kendi topraklarımızda eşit ve özgür bir biçimde yaşayıncaya kadar geri adım atmayacağız. 500 kişi değil, 50 bin kişiyi de cezaevine atsanız Kürt halkı özgürlüğünü elde edecektir."

Hiç yorum yok: