12 Eylül 2011 Pazartesi

27 Yıldır Sınırsız Saldırganlık

İlk sınır ötesi saldırı 25 Mayıs 1983’te düzenlendi. “Süpürge”, “Sızma”, “Tokat”, “Kartal”, “Atmaca Tokat”, “Balyoz”, “Çekiç”, “Murat”, “Sandviç”, “Güneş” ve 25’i aşarak 2010’da devam ediyor.

Türkiye, Güney Kürdistan’da HPG gerillalarının denetimindeki alanları önceki gün iki kez savaş uçaklarıyla bombaladı. 1983’ten itibaren 10’larca kez havadan ve karadan Güney Kürdistan topraklarına sınır ötesi harekat düzenledi. Türk devletinin ilkini 1983 yılında gerçekleştirdiği askeri operasyonun üzerinden tam 27 yıl geçti. Güney Kürdistan toprakları bu zaman dilimi içinde Türk ordusunun irili ufaklı onlarca kez askeri saldırısına uğradı. Türk devleti ‘güvenlik’ gerekçesi ile her defasında uluslararası hukuku da ayaklar altına alarak Güney Kürdistan’a sınır ötesi operasyonlar düzenledi. Her operasyon onbinlerce asker, korucu ve işbirlikçi ile yürütülürken, milyonlarca dolar maliyeti ile Türk halkı her operasyon ile biraz daha fakirleştirildi.

İlk operasyon 1983’te

Sınır ötesi operasyonlar Türkiye’nin pek de yabancısı olduğu bir olgu değil. 1983’ten bu yana Güney Kürdistan’a toplam 20’nin üzerinde askeri operasyon düzenlendi. 1983 yılında Ankara ile Bağdat arasında Sınır Güvenliği ve İşbirliği Anlaşması imzalandı. Anlaşma ile Bağdat TSK’ye sıcak takip yetkisi verdi. İlk operasyon 25 Mayıs 1983’te düzenlendi. 7 bin dolayında asker, Irak’ın içine 5 kilometre kadar girdi. Öte yandan Irak ordusu da Güney’de PKK kamplarına karşı operasyon düzenledi. Operasyonda KDP kampları da saldırıdan etkilendi. Operasyondan sonra KDP ile PKK arasında dayanışma anlaşması imzalandı.

Sıcak Takip Operasyonu’nu 1984 Ekim’de 2. operasyon izledi. Operasyonda PKK kampları hedef alındı. 12 Ağustos 1986’da ise 3. operasyon düzenlendi. Türk Hava Kuvvetleri, KDP kamplarını bombaladı, saldırıda 165 peşmerge öldü. KDP, PKK’nin saldırılarından sorumlu tutulduğu için cezalandırılmıştı. Sınır ötesine 4. operasyon ise 4 Mart 1987’de gerçekleştirildi. 30 Türk savaş uçağı 4 Mart 1987’de Sirat, Era ve Alamiş çevresindeki PKK kamplarını bombaladı. Türkiye 1988-1991 yılları arasında Güney Kürdistan’a operasyon düzenleyemedi. Çünkü Bağdat, 1988-1991 yılları arasında Türkiye’ye sınır ötesi operasyon izni vermedi.

1991’de 3 operasyon

1988’de son bulan sınır ötesi operasyonlar, 1991’de kaldığı yerden devam etti. Nisan 1991’de Türk ordu birlikleri 5. kez Güney Kürdistan’a girdi. Türkiye, 5-21 Ağustos 1991 tarihleri arasında helikopter ve savaş uçakları eşliğinde Güney Kürdistan’daki 24 PKK üssüne saldırdı. “Süpürge” adı verilen operasyon sırasında ARGK gerillaları Durji bölgesinde TSK ile mevzi çatışmasına girdi. Çatışmalar 15 gün sürdü. Türk Ordusu 1991 sonbaharı boyunca pek çok kez sınır ötesine girip çıktı. Ağustos operasyonunu 11 Ekim ve 25 Ekim 1991 tarihlerinde düzenlenen iki operasyon izledi. Operasyonlara KDP ve YNK de destek verdi. Operasyondan sonra Duhok, Zaxo, Hewlêr ve Selahadîn’e Türk güvenlik ve istihbarat örgütleri yerleştirildi.

İran’a da baskın

Türk ordusu, 1992 ilkbaharında Güney Kürdistan’a 8. kez operasyon düzenledi. Mart ayında savaş uçakları PKK kamplarına bomba yağdırdı. Ordu da karadan saldırdı. 25 Mart’ta savaş uçakları ikinci kez kampları vurdu. 6 Mayıs 1992’te TSK bir kez daha Güney Kürdistan’a kara operasyonu düzenledi. “Sızma Operasyonu” ile eşzamanlı olarak da İran’daki PKK kamplarına baskın yapıldı.

9’uncusu 20 gün sürdü

12 Ekim 1992’de Türkiye 15 bin asker, tank, helikopter ve hava gücü destekli askeri birlikle Güney Kürdistan’a 9. kez girdi. Sınır bölgesi boyunca şiddetli çatışmalar meydana geldi. ARGK mensupları TSK ile mevzi çatışmasına girdi. Çatışmalar günlerce göğüs göğüse 20 gün devam etti. Çatışmalar tarihe konvansiyonel savaş olarak geçti. TSK çatışmalarda bin 452 PKK’linin hayatını kaybettiğini iddia etti. İddialar PKK tarafından yalanlandı. Operasyon Batı’dan büyük tepki topladı.

1994’te 3 kez girildi

Türkiye, 10 Haziran 1993’de 10. kez Güney Kürdistan’a girdi. Ancak bu kez düzenlenen operasyon küçük çaplı oldu. Amaç sınır boyunca mevzilenen 2 bin PKK’liyi etkisiz hale getirmekti. 28 Ocak 1994 tarihindeki sınır ötesi operasyon tarihe en büyük çaplı hava akını olarak geçti. Saldırıda Zeli Kampı’ndaki mühimmat deposu hedef alındı. TSK operasyonda 200 ARGK’linin öldüğünü öne sürdü. 6 Şubat 1994’te yeni bir sınır ötesi operasyon düzenlendi. Mezre ve Kariyederî’deki PKK mevzileri hedeflendi. Operasyonun bilançosu 32 ölü olarak açıklandı. Sınır ötesi sızmaları önlemek için Türkiye, Nisan 1994’te 13. kez Güney Kürdistan’a girdi. 5 bin askerle yapılan operasyonda 15 kilometre içeri girildi. Mezre-Kariyederî’de şiddetli çatışmalar meydana geldi.

Büyük operasyon hezimeti

Türk ordusu, 20 Mart 1995’te, 13 general tarafından komuta edilmekte olan 35 bin askerle 14. kez Güney Kürdistan’a girdi. Operasyon Türkiye’nin düzenlediği en büyük operasyon olarak tarihe geçti. Irak topraklarına 60 kilometreden fazla girildi. Çelik Operasyonu ismi verilen harekatta hedefin, Haftanîn bölgesindeki 12 büyük PKK kampı olduğu duyuruldu. Operasyon başarısızlıkla sona erdi. Bunun üzerinde Türk medyasında KDP ve YNK suçlandı.

95 Temmuz’unda 45 gün

Türkiye Temmuz 1995’te tampon bölge oluşturmak için bir kez daha Güney Kürdistan’a girdi. Batı operasyona büyük tepki gösterdi. Operasyon tam 45 gün sürdü. Maliyeti ise 65 milyon dolar olarak açıklandı. Operasyonda 555 PKK’linin öldürüldüğü iddia edildi, ancak daha sonra rakamın abartılı olduğu ortaya çıktı. 5-11 Temmuz 1995’te Türkiye bir kez daha Güney Kürdistan’a girdi. 15 kilometre içeri giren ordu, PKK’nin KDP’ye saldırmasını önlemek istedi. Ancak harekat başarılı olamadı.

Siviller hayatını kaybetti

1996 yılının ilk sınır ötesi operasyonu 6 Mart’ta gerçekleştirildi. Ordu 12 büyük, 28 küçük seyyar PKK üslerine karadan operasyon düzenlerken, savaş uçakları da Haftanîn, Zap ve Qumrî Dağı’ndaki kampları bombaladı. Türkiye 1996’da 17. kez Güney Kürdistan’a girdi. Temmuz ayından itibaren savaş uçakları Irak’ı bombaladı. Mesud Barzani bombardımanda sivillerin yaşamını yitirdiğini belirterek bombardımanın acilen durdurulmasını istedi. Ancak yine de “Atmaca Tokat Operasyonu” sürdü. Operasyonda Sineht, Haftanîn, Aresindî Boğazı, Birkê Avda ve Kelareş’teki kamplar hedef alındı. 29 Aralık 1996’da Türk birlikleri bir tugay ile Güney Kürdistan topraklarına girmek oldu. Operasyon KDP tarafından da desteklendi.

2 Helikopter düşürüldü

14 Mayıs 1997’de Türkiye Güney Kürdistan’a 19. kez girdi. Hava destekli “Balyoz” adı verilen operasyona 50 bin asker katıldı. Operasyon sırasında iki helikopter PKK tarafından düşürüldü. Operasyondan sonra TSK yaz boyunca Güney Kürdistan’da kaldı. “Balyoz Operasyonu”na tam 50 bin asker katıldı. Askeri yetkililer, bu operasyonla bir daha ‘Kuzey Irak’ topraklarına girmenin anlamının kalmadığını savundular. Eylül 1997’de Türkiye yeni bir operasyon düzenledi. 100 tankla gerçekleştirilen operasyonda 10 bin asker görev aldı. Birlikler 13 Ekim’de geri döndü. Ancak bin asker sınır boyunca konuşlandırıldı. TSK, 4 Aralık 1997’de yeni bir hücum başlattı ve Xakurkê bölgesine girdi. 20 bin askerle düzenlenen ve “Çekiç” ismi verilen operasyon yıl sonuna kadar devam etti. Operasyona KDP de destek verdi. Operasyonda TSK, PKK’ye karşı gerilla tarzı savaş yöntemlerini kullandı.

Göçerler hedef oldu

TSK, 1998 ilkbaharında bir kez daha 40 bin askerle Güney Kürdistan’a girdi. Operasyona “Murat” ismi verildi. 1999 yılında Türkiye, Öcalan’ın Suriye’den çıkarılmasını fırsat bilerek 24. kez Güney Kürdistan’a girdi. Bu operasyona ise “Sandviç Operasyonu” ismi verildi. Ancak operasyonlardan bir sonuç çıkmadı. Türk savaş uçakları 15 Ağustos 2000 tarihinde ise Lolan ve Xakurkê arasında kalan bölgeye bomba yağdırdı. Bombardımanda tam 30 Kürt göçer yaşamını yitirdi.

7 yıl sonra yine vuruldu

2007’nin Ekim ayında Türk Meclisi’nin “askere sınır ötesi harekat yapma” iznini veren tezkereyi onaylamasıyla Türk ordusu bir kez daha sınır ötesi operasyonlarına başladı. 16 Aralık 2007 tarihinde TSK, Güney Kürdistan’ın Zap, Avaşîn, Xakurkê bölgelerini Türk Hava Kuvvetleri’ne ait savaş uçaklarının katıldığı hava harekatı ve karada konuşlu ateş destek vasıtalarıyla vurdu. Bu operasyondan 6 gün sonra yani 22 Aralık 2007’de Güney Kürdistan’daki bazı bölgeler Türk savaş uçakları tarafından 40 dakika boyunca bombalandı. Takiben 26 Aralık 2007’de TSK, Zap bölgesini sabah saatlerinden itibaren nokta operasyonu ile vurdu.

2008’e operasyonla başlandı

Türkiye 2008 yılında da sınır ötesi operasyonlarını sürdürdü. 15 Ocak 2008’de Zap-Şivê, Avaşîn-Basyan ve Xakurkê bölgeleri savaş uçakları tarafından bombalandı. 4 Şubat 2008’de de Türk savaş uçakları, Avaşîn-Basyan ve Xakurkê bölgelerini saat 03.00’den itibaren saatlerce havadan vurdu.

Zap’ta ağır yenilgi

21 Şubat 2008’de de Türk ordusu Güney Kürdistan topraklarını önce havadan bombaladı. Hava bombardımanı sürerken, karada konuşlu uzun menzilli silahlar da operasyona katıldı. Hava operasyonun ardından sınır ötesi kara harekatı başlatıldı. Türk askerlerinin hedefi Zap’tı ancak HPG gerillalarının etkili direnişi nedeniyle bölgeye giremediler. TV’ler Zap’taki operasyonu saat saat verirken, TSK burada ağır bir yenilgiye uğradı. “Güneş operasyonu” adı verilen harekat başarısız olunca, dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt komutasındaki Türk ordu birlikleri, 29 Şubat’ta Zap’tan geri çekilmek zorunda kaldı.

Hiç yorum yok: