7 Haziran 2011 Salı

Seçim İzlenimleri - Balıkesir- Bursa

Emek Demokrasi ve Özgürlük Bloğu’nun Balıkesir Adayı Turan Cengiz’le Balıkesir’in en güzel ilçelerinden biri olan Burhaniye’de buluşmak üzere sözleştik.

Tanrıların dağı, Sarıkız’ın yurdu olan İda’nın, büyüleyici enerjisi, her tarafa sinmiş.


Bir de buluştuğumuz, denize nazır Kelebek Kafe’yi, işleten emekli öğretmen Semra Akın’ın güler yüzü eklenince; ortamın huzuru ve keyfi iyice artıyor. (Kendisinin blok adayını destekleyeceğinin de altını çizelim.) Semra hanımın çayları eşliğinde koyu bir sohbete dalıyoruz. Aday, Turan Cengiz’in beraberinde BDP Balıkesir İl Başkanı Mehmet Rauf Kocaman, Mehmet Gültekin, Fahrettin Kara gibi arkadaşlar da var.


Gördüğüm en genç dedelerden


Turan Cengiz, 1961 Malazgirt doğumlu. Muş İmam Hatip Lisesi’ni bitirmiş. 1985 yılından bu yana Edremit’de ikamet ediyor.


Kendisi bir emekçi. SSK’dan emekli olmuş ama hâlâ çalışıyor.


Siyasetle 75’de tanışmış. Balıkesir’de HADEP’den DTP’ye hemen her partinin kurucusu ve çoğunun yöneticisi olmuş. Bu coğrafyayı biraz tanıyanlar, burada bu çizgide politika yapmanın ne kadar güç olduğunu ve fedakarlık istediğini bilirler. İlk göz ağrılarımdan olan İHD’de yöneticilik yaptığını ekleyelim. “Bir eşim, bir oğlum, bir kızım (gelinine kızım diyor) bir de torunum var” diyor. Gördüğüm en genç dedelerden. Gördüğümüz kadarıyla, çevrede hemen herkes onu tanıyor ve çok sevilip sayılıyor. Bu yüzden, tabanın, aday olması konusunda talebi olmuş. “Halk ‘atama’ adaylara çok sıcak bakmıyor” dedi. Demokratik Özerkliği ilmek ilmek örmek böyle bir şey diye düşündüm. Parti çalışmalarında Edremit adeta Balıkesir’in merkezi gibi. Bunun nedenini, Balıkesir merkezdeki sert siyasi iklime; milliyetçi ve şoven yapıdaki şehit aileleri, mehmetçik vb. derneklerin sistemin desteğiyle yürüttükleri imha ve asimilasyon politikalarına bağlıyor. Öyle ki birkaç yıl önce halka tehdit mektupları dahi gönderilmiş. Böylece, halk üzerinde müthiş bir baskı oluşmuş. Ama ilçeler farklı. BDP’nin; Edremit, Ayvalık, Burhaniye, Bandırma ve Gönen ilçe örgütleri kurulmuş.


Yeşiltuna’nın Irkçı Broşürü


Kürtlerin buraya gelişi daha çok 90’lı yılardaki zorunlu göç ile olmuş. En yoğun, Erciş, Muş, Batman, Mardin, Diyarbakır ve Kars’dan göç edilmiş. “Kürtlerin bir iş sahibi olmaları, mülk sahibi olmaları buralardakilerin zorlarına gidiyor. Bunun en son patlaması Altınova’da yaşandı. Biz kaynaşmaya, bizi tanımalarını sağlamaya, diyaloğu artırmaya çalışıyoruz. Çünkü insanlar kendi komşusu olan Kürt’ten rahatsız değil. Ama diğerlerini sevmiyor.” diyor. Doğal olarak söz Ulusal Parti’nin bağımsız adayı Serap Yeşiltuna’nın ırkçı ve Kürtleri hedef gösteren broşürüne geliyor. Turan Cengiz bunun çok ciddiye alınacak bir şey olmadığını, böyle iğrenç açıklamalarla değil, kardeşlik ve barış için uğraştıklarını ifade ediyor.


Milliyetçiliğin Panzehiriyiz


Balıkesir İl Başkanı “Bizim siyasi alanımız sahiller. Sahillerde milliyetçilere rakip biziz. Burada sahiller emekçilerin ağır olduğu bir yer ve onların çıkarını biz temsil ediyoruz. Genel olarak onlar da bunun farkındalar” diyor. Bloğun adayına çok olumlu yaklaşımlar da varmış. Altınoluk, Kadıköy ve Zeytinli olmak üzere 3 seçim bürosu açılmış. Balıkesir merkez hariç tüm ilçelerde miting de yapmayı planlıyorlar. Söyleşimize katılan  Mehmet Gültekin, geçen yerel seçimlerde Iğdır belediye başkanı adayıymış. Cezaevi ve sürgünlerin peşini bırakmadığı bir memurken emekli olmak zorunda kalmış. Sahillilerin rahatları kaçsın istemediğini bu yüzden gönüllerinde yatsa da mücadeleye biraz mesafeli durduklarını söylüyor.


Çözüm Kooperatifleşmede


Yörede en çok zeytin üretimi var. Neredeyse tek geçim kaynağı. Ama üretici zeytinini büyük tüccarlara satmak zorunda ve bu birkaç büyük tüccar ürünü istedikleri fiyattan almak için sözleşmişler. Mesela şu anda alım yapılmıyormuş. Burada amaç üreticinin iyice paraya ihtiyaç duyar hale gelip fiyatı mümkün olduğunca düşürmesini sağlamak. Halk krediyle yaşamak zorunda kalıyormuş ki Cengiz bunu mayınlı araziye benzetiyor. Her an patlayabilir. “Görüldüğü gibi egemenler çıkarlarında kolaylıkla birleşiyorlar” diyor. Ve bloğun seçim beyannamesindeki kooperatifleşme hedefini hatırlatarak, üreticinin de tek çözümünün bu olduğunun altını çiziyor.


Edremit körfezi, dünyanın en temiz 4 körfezinden biriymiş. Sanayi hemen hemen hiç yok. Burada insanlar çevreye duyarlıdır. Sahil şeridindeki belediyeler AKP’li olmadığı için hükümet çivi bile çakmıyor. Bu da çevrenin aslında zarar görmesini önledi” diyor Turan Cengiz. Bu arada yüzlerce firmaya siyanürle altın arama izninin verilmiş olmasının yarattığı felaketin de altını çiziyor. “15 milyon civarında zeytin ağacı var. Çok güçlü tarım var özel patlıcanı, domatesi, fasulyesi, baklasının yok olması demektir.”


Çevreciler de milliyetçilikten etkilenmiş


“Çevre örgütlerinde de bir kast oluşmuş. Çevre örgütleri de milliyetçilikten etkilenmişler. Bizi içlerine sokmak istemiyorlar. Ancak böyle yürütülen çalışmalar da etkili olmuyor. Gerçek çevrecilik bizim siyasetimizin özündedir” diyor. Mehmet Gültekin ekliyor; “Çevre mücadelesi demokrasi mücadelesiyle paraleldir. Devlet eliyle ormanların yakılmasına tepki göstermeyenlerinki çifte standarttır. Çevre mücadelesi için var olan sistem ne olursa olsun ona karşı çıkmak gerek. Yarın bir Kanada şirketi burada altın arayınca emperyalisttir karşı çıkalım deyip Türk şirketi arayınca karşı çıkmayalım demek ahlaka uygun değildir.” Bu arada ekleyelim, geçenlerde operasyonları ve cinayetleri protesto etmek için 14 kişi 2 gün açlık grevi yapmışlar.


Sohbet güzel ama, adayımızla beraber, bloğun çalışmaları kapsamında Emek Partisi’nin Ayaklı Mesire yerinde, Balıkesir Üniversitesi’nin çeşitli bölümlerinde okuyan yurtsever öğrencilerin de Hanlar’da düzenlediği 2 ayrı pikniğe  katılmak üzere yola çıkıyoruz. Her iki piknik de oldukça kalabalık. Türlü etkinlikler yapılıyor, halaylar çekiliyor. Neyse, yediğimiz içtiğimiz bize kalsın ama, pikniklerdeki havadan dahi bu seçimin öncekilerden çok daha canlı geçeceğini, bloğun  Balıkesir’de de çok etkili olacağını gözlemlediğimizi belirtelim.

 


Bursa, yasaklı sularda yüzmeye açılmış...


Bursa, ‘seçimlerde pek bir şey çıkmaz’ diye bakanlara büyük bir ders vermeye hazırlanıyor. Emek Demokrasi ve Özgürlük Bloğu’nun Adayı meslektaşım ve çalışma arkadaşım Av. Mehmet Deniz Büyük, pek çok kesimde oldukça büyük bir ilgiyle karşılanıyor.

İşte birkaç örnek


Ağrılılar Derneği’nin düzenlediği bir etkinlik. AKP’li Bülent Arınç, CHP’nin, Demirel’in ağır topu Turhan Tayan gibi isimler de davetli. Herkesin anonslar, ardından gelen alkışlara kulak kesildiği tıka basa dolu salonda, diğer katılımcılar orta halli alkışlanırken, bloğun bağımsız milletvekili adayı Mehmet Deniz Büyük dendiğinde salon yıkılacak gibi oluyor!


Üstelik bu sadece bizim gözlemimiz de değil. Meydan Gazetesi’nde bir köşe yazarı, “Ağrılılar tercihini bağımsızdan yana yaptı” diye yazdı bu durumu. Hemen hemen tüm siyasi partilerin davetli olduğu Anadolu Dernekler Federasyonu Hizmet Binası açılışında da tablo benzer. Başbakan’ın mesajının okunmasının ardından, katılımcıların anonsu sırasında MHP ve BBP’ye hiç alkış düşmezken; AKP ve CHP’li adaylarda alkış dozu orta karardı. Ama blok adayınının anonsu büyük bir coşkuyla karşılandı. Bu çoşku da ertesi gün Bursa’daki yerel gazetelere yansıdı.


Kurdelayı barış anaları kesti


Seçim bürolarının açılışlarının hepsine yetişemedim. Cumalıkızık, Yavuzselim, Soğanlı, Emek, Karapınar, Ulus derken 15 seçim bürosu açıldı. Halk, mahallesinde yer buluyor, kimi masa, kimi sandalye, kimi çay şeker getiriyor ve partisini, adayını çağırıyormuş. Kimi ilçelerde ise maalesef kiralık yer verilmediği için seçim büroları açılamıyor, çalışmalar kapı kapı dolaşılarak sürüyor.


Bursa bir sanayi kenti ve onbinlerce işçi var. Çok sayıda Kürd’ün yaşadığı Emek Mahallesi’nde yaşlısı, genci, kadını erkeğiyle coşkulu bir kalabalığa sesleniyor Bursa bağımsız adayı.


Tüm seçim bürolarında açılışını Barış Anaları yaptı. Kadınların hep ön saflarda yer aldığı etkinliklerde, kadının rengi hakim. Her konuşmasında, Bursa’da yaşanan kadın cinayetlerini, kadına yönelik şiddeti dile getirmekten ve kadınların mücadelesine, özgürlük taleplerine destek vermekten geri durmayan Mehmet Deniz Büyük kadınlarla, gençlerle bütünleşmiş durumda.


Hızlarına yetişmek zor oldu


Blok bileşenleri BDP il Eşbaşkanları, EMEP il başkanı ve yöneticiler, EDP il başkanı ve diğer arkadaşlarla semt semt, ilçe ilçe dolaşıyor adayımız. İmralı’da asrın davası sürerken, Kürtlerin sokulmadığı Mudanya ilçesinde, tecritin iskelesi Gemlik’de kahvelerde, pazaryerlerinde broşür dağıtılıyor, sohbetler yapılıyor. Gemlik sokaklarından Bursa Dersimli’ler Derneği’ne, ardından Urfalılar Derneği’ne geçiliyor. Her ikisinde de oldukça coşkulu bir karşılama var. Ardından gidilen Diyarbakırlılar Derneği’nde masalara dizilmiş çiğköfteleri yemeye sıra gelmeden, Görükle’de Kürt öğrencilere dönük saldırı haberi geliyor. Hızla Görükle’ye hareket ediliyor. Bursa’da yaşayan Roman’larla buluşulması hem çok güzel hem de seçim beyannamesinde yazanları kanıtlarcasına özgürlüğün, halkların kardeşliğinin, barışın resmini ve nasıl bir yaşam olabileceğini gösteriyor.


Dernekler, sendikalar derken yüz binin üzerinde broşür, bildiri, kart dağıtmışlar. Bu arada sohbetlerde, Kentte bugüne dek AKP’ye destek veren kimi Kürt ileri gelenleri, dini kanaat önderleri, Seyda’ların aday ile özel görüşmeler talep ettikleri ve her görüşmenin bu kesimlerin desteğiyle sonuçlandığını öğreniyorum.


Hızlarına yetişebilmek mümkün değil. Yenişehir’de ilçe binasının camları kırılıp ‘HEPAR’ yazılması, bir partilinin gece yarısı aracının yakılması provokatörlerin de işbaşında olduğunu düşündürüyor. Ancak halkı korkutup geri adım attırma hesaplarının boşa düştüğünü söylemek mümkün. Küçük bir ilçede bile yüzlerce insan bir anda kenetlenerek davalarına, kimliklerine sahip çıkıyor. Sanırım Mehmet Deniz Büyük, havai fişeklerle karşılanıp, havalara uçurulduğu bu anı hep hatırlayacak.



Geniş kesimlerden destek var


ESP, Partizan, ÖDP gibi çevreler Bursa bağımsız adayı Mehmet Deniz Büyük’ü destekliyorlar. İHD Bursa Şube Başkanı Mustafa Yağcı ve sohbet etme şansını bulduğum Kürt çevrelerinin dışındaki kimi avukat arkadaşlar da açıkça oylarının bağımsız adaydan yana olduğunu söylüyorlar... Evet Bursa’da bu dönem bir başka hava esiyor. Birçok kesim, tereddütsüz tavrını açıklıyor.


Bursa’da yaşayan göçmenlerin, Gürcülerin, Lazların, Çerkeslerin, Arnavutların, Romanların, Kürtlerin, Alevilerin, kadınların, emekçilerin yani kısaca ezilen tüm kesimlerin sesi olacağını Mehmet Deniz Büyük sadece konuşmalarında değil, bugüne kadarki yaşamında da göstermeyi başarmış.


Bu arada bir şölen de gerçekleştirildi. Oldukça coşkulu geçen şölen’e beş bin civarında kişi katıldı. Üstelik salon bulma sıkıntısı nedeniyle 2 bin kişilik bir salonda gerçekleştirildi bu şenlik. BDP Eşbaşkan Filiz Koçali ve  Bursa Adayı Büyük’ün anons edilmesi neredeyse izdihama yol açtı diyebilirim.


Bursa’da nasıl bir sonuç beklediklerini sorduğum il Eşbaşkanı Ayla Yıldırım ve Hüseyin Armağan, Bursa’da kendilerine düşen görevi vicdan hesabıyla yaptıklarını, Bursa’dan alınacak her oyun inkar ve imha siyasetini boşa düşüreceğini ifade ettiler. Diyarbakır’da, Hakkari’de Van’da, Adana’da elde edilecek sonuçların bilindiğini ama hiç kimsenin Bursa’dan tecritin kentinden bir zafer beklemediğini, onu gerçekleştirmek istediklerini ifade eden eşbaşkanlar, bunu da Bölge’de gaz bombaları, panzerler altında yaşayan insanlara borçlu olduklarını düşünüyorlar. Ayla Yıldırım “Tecritin duvarlarının örüldüğü bir kentte duvarların tuğlaları bir bir yıkıldıkça, savaşın ve barışın düğümlendiği kentten, Bursa’dan, Diyarbakır’a barış köprüsü kurulacak, biz tecritin duvarlarını yıkmak üzere, yasaklanmış sularda yüzmeye başladık” diyor.


Büyük ve ekibi, medyayı da oldukça etkin kullanmaya çalışıyor. Yerel TV’lerde programlara katılımları, kimi köşe yazarlarının tek tek Bursa’da Meclis aritmetiği yapılırken bağımsız adayı unutmayın diye yazmaya başlaması bu alanda da çalışmaların etkili olduğunu gösteriyor. Tüm bunlardan sonra, 5 Haziran’da Gökdere Bulvarı’nda 15.30’da Mehmet Deniz Büyük ve Muş Milletvekili Sırrı Sakık’ın katılımıyla düzenlenecek mitingin çok güçlü bir katılımla gerçekleşeceğini tahmin etmek hiç de güç olmasa gerek.

 
Mehmet Deniz Büyük kimdir?

1974 Mardin doğumlu. 22 Yıldır Bursa’da yaşıyor. Avukat. Evli ve Baran isimli dünyalar tatlısı bir oğlu var. Emek, demokrasi mücadelesinde değişik alanlarda çalışmalar içinde yer almasından ötürü Bursa demokratik kamuoyu tarafından yakından tanınıyor. Bursa Barosu İnsan Hakları Komisyonu’nda, Çağdaş Hukukçular Derneği’nde, İnsan Hakları Derneği’nde çalışmalarda ve yönetimlerde görev aldı.

Hiç yorum yok: