3 Haziran 2011 Cuma

Kürdistan İslam Partisi'den Erdoğan'a İslamiyet Dersi!


Kürdistan İslam Partisi (PÎK), Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a verdiği cevapta “Allah’ın bize verdiği fıtri haklardan başka bir şey istemiyoruz” dedi. Erdoğan’ın Cuma namazlarına yönelik suçlamalarını sert eleştiren PÎK, “Münkerin işlendiği ve zalimlerin desteklendiği camilerde cuma namazları kabul değildir” diye belirtti. PÎK ayrıca, “Fıkıhta bir kaide vardır; zorla başkasının arazisini gasp eden kişi ve şahısların o arazi üstündeki namazları bile kabul değildir. Onun için Kürdistan toprakları, Kürt halkının topraklarıdır. Zorla gasp edilmiştir. Bu toprakları gasp eden gaspçıların, bu topraklar üzerinde kıldıkları namazlar bile kabul değildir” vurgusunu yaptı.

Partiya Islamîya Kurdistan (PîK) Genel sekreteri Hikmet Serbilind, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Diyarbakır mitinginde yaptığı konuşmaya dikkat çekerek, “Tarihten, dinden, Müslümanlıktan ve Müslümanların kardeşliğinden bahsediyordu. Kürdistan’ı işgal eden Müslüman kardeşlerimiz, her dara düştüklerinde Müslümanların kardeşliğinden bahsederek, Müslüman Kürtleri kandırdılar. İşleri düzeldikten sonra da Kürtler`i katlettiler. Ben bir Müslüman olarak düşündüm acaba Müslümanlık, herkesin Türk ve AKP'li mi olması mıdır?” dedi.

ERDOĞAN’IN KARDEŞLİK ANLAYIŞI: TÜRKLER ÜSTTE, KÜRTLER ALTTA

Serbilind şöyle devam etti: “Benim bildiğim İslam dini Müslümanları kardeş ilan ediyor ( her Müslüman eşit olmak kaydıyla). Nitekim Kuran’ın emri de budur: '' Müminler Kardeştir'' ( İnananlar, Adil olanlar, zulmüme karşı olanlar kardeştir) diyor. Sayın Erdoğan’a göre bu kardeşlik, Türklerin üstte, Kürtlerin altta olması kaydıyladır. Tarihte diktatörlerin kutsal dinimizi kendi çıkarları doğrultusunda kullandıkları gibi, Erdoğan’da ayni yöntemi kullanıyor."

ALLAH SİZLERİ NASIL YARATMIŞSA BİZ KÜRTLERİ DE ÖYLE YARATMIŞ


Sayın Erdoğan Avrupa’da asimilasyon zulümdür dediniz, evet ben de diyorum asimilasyon zulümdür ve bu inkar herkes için geçerlidir. Yıllardır Kürt milletini inkar ettiniz ve asimile ettiniz. Yüce Kur’anda söyle diyor; “Sema ile yer, renkleriniz ve dilleriniz benim ayetimdir.” Sizlerde hem Allah`a (cc) inandığınızı iddia ediyorsunuz, hem de 40 milyonluk Kürt milletini inkar ediyorsunuz. Sizlere kardeşçe sesleniyorum. Allah(cc), sizleri ne kadar güzel yaratmışsa, biz Kürtleri de öyle güzel yaratmıştır. Sizlerin sahip olduğunuz bütün haklara bizler de sahibiz. Allah’ın bize vermiş olduğu bütün hakları inkar etmek, zulmümün en büyüğüdür.

“ZALİMLERE MEYİL ETMEYİN, ATEŞİ SİZLERİ DE YAKAR”

Yüce Allah (cc) Kur`an da şöyle diyor: “Zalimlere meyil etmeyin, ateşi sizleri de yakar.” Sayın Erdoğan Kürdistan’da Türk bayrağını, Türk dilini ve zalim Türk ordusunu överek bitiremiyorsunuz. Kürtlerin mahkemede kendi ana dilleriyle kendilerini savunmalarına bile müsaade etmiyorsunuz. Hani Kürt dili serbestti? Ben şahsen insanların putlaştırılmasına karşıyım dinimiz de bunu emrediyor. Çünkü yüce dinimiz putperestliğe ve şirke karşı mücadele vermiş ve vermektedir."

YERYÜZÜNDE PUTÇULUĞU SAVUNAN TEK DEVLET TC’DİR

Yeryüzünde putçuluğu tek savunan bir devlet varsa onun da Türkiye olduğunu söyleyen Serbilind, "Hepiniz Anıtkabirde kıyamda durup, kendisine faydası olmayan, kendisini bile koruyamayan bir ölüden medet bekliyorsunuz. Putperestliğin en büyüğü budur. Bireysel bazı Kürtler bu tip hatalarda bulunsa da, kendilerine zulüm eden ve haklarını gasp eden zalimleri taklit ettiklerinden dolayıdır. Nitekim Kürtler yıllardır Kemalist rejimin baskısı altında eğitildiler. Bu Kemalist zihniyet, hem Türk’ü, hem Kürt’ü ve Türkiye’de yaşayan herkesi kör ve sağır etti" dedi.

SAYIN ERDOĞAN İSLAM’DA ENANİYET GÜNAHTIR

"Sayın Erdoğan, İslam’da Enaniyet günahtır" diyen Serbilind sözlerini şöyle sürdürdü: "Sizler her konuştuğunuzda benim bakanım, benim valim, benim müdürüm, benim Kürt’üm, benim Türk’üm, vs. diye hitap ediyorsunuz. Hâlbuki hepimiz Allah’a aidiz. Hiç kimsenin kimseden üstünlüğü yoktur. Nitekim Allah (cc) söyle diyor: “Hiç kimsenin kimseden üstünlüğü yoktur, üstünlük ancak takvadadır.” Kim adilse, dogruysa, güzel ameller isliyorsa, kimseye kötülük yapmıyorsa ve mazlumdan yanaysa ancak o üstündür."

MÜNKERİN İŞLENDİĞİ CAMİLERDE CUMA NAMAZLARI KABUL DEĞİLDİR


Sivil Cuma namazları ve Erdoğan'ın tepkilerini de değerlendiren Serbilin, şunları ifade etti: "Yıllardır T.C rejiminin kontrolündeki camilerde resmi imamlar tarafından zalim ve din düşmanı devletin propagandası yapıldı. Camilerde münker işlendi. Zalim ve din düşmanı Türk ordusu için dualar edildi. Kürdistan’da her gün masum insanları ve çocuklarını öldüren, köylerini, dağlarını ve taşlarını bombalayan bu askerlere dua edildi. Münkerin işlendiği ve zalimlerin desteklendiği camilerde cuma namazları kabul değildir.

MUAVİYE DÖNEMİNDE DE CUMAYA GİDİLMEDİ

Nitekim Muaviye döneminde, kürsülerde Hz. Ali ve taraftarlarına hakaret edildiği için birçok ashap cumaya gitmemiştir. Eshap bu tavırlarını şöyle açıklamıştır: Camilerde münker isleniyor. Camiye gidip o münkere karşı çıkmazsak biz günahkar ve suça ortak oluruz, karşı çıksak fitne çıkar. Bundan ötürü cumaya bile gitmemeye karar vermişler. Kürtler de kendilerine küfür edilen, kendi halkının katliamından sorumlu orduya (askere) dua eden camiye gitmemekte haklıdırlar.

MÜSLÜMAN KÜRT HALKI GEÇ BİLE KALDI

Her gün tekrarladığınız, amentü haline getirdiğiniz, tek millet, tek vatan, tek devlet, tek bayrak ve tek mezhep de bütün camilerde zikrediliyor. Kürtler, şafi mezhebine sahip oldukları halde, yıllardır Hanefi mezhebine göre ibadet etmek zorunda kalıyorlar. Müslüman Kürt halkı bugüne kadar geç bile kaldılar. Zulme hizmet eden hangi kurum ve kuruluş olursa olsun, her Müslüman’ın imanı gereği buna karşı çıkması gerekir.

BİR MÜSLÜMAN KÜRT İSTEYEREK ASKRLİK YAPARSA GÜNAHA GİRER

Bir Müslüman Kürt olarak, bana göre kim zalim Türk ordusuna isteyerek askerlik yaparsa, günaha girer. Sayın Erdoğan ben bir Müslüman Kürt olarak hiçbir zaman şiddetten yana olmadım. Ama beni öldürmeye, zulüm etmeye gelen birisine karşı çıkmak da benim bir Müslüman olarak görevimdir. “Bir insan zulme maruz kalıyor ve buna rağmen bu zulme karşı koymuyorsa, o da zalim olur.” Çünkü zulüm eden zalimlere müsaade ettiği için.

KURAN VE SÜNNET HAKEMLİĞİNDE BİR ARAYA GELELİM

Benim bir Müslüman olarak size teklifim, Kur`an ve sünnet hakemliğinde bir araya gelelim. Allah’ın bize verdiği fıtri haklardan başka hiçbir şey istemiyoruz. Siz hangi haklara sahipseniz bizlerde ayni haklara sahip olmak istiyoruz. Bütün dünya milletlerinin sahip olduğu hakların hepsini istiyoruz. Benim Kürtlüğüm, senin Türklüğün bizim elimizde değil. Kim bunu değiştirmeye ve inkar etmeye kalkışırsa Allah’in emirlerine karşı cıkmış olur. Kürt halkı mazlumdur, bundan dolayı mazlumdan yana olmak her mümin’in görevidir. Kürtlerin toprakları gasp edilmiş, yıllardır baskı ve zulüm altında kalmaktadır.

ZORLA BAŞKASININ ARAZİSİNİ KASBEDENLERİN ARAZİSİ ÜZERİNDE NAMAZ BİLE KABUL DEĞİLDİR

Fıkıhta bir kaide vardır; zorla başkasının arazisini gasp eden kişi ve şahısların o arazi üstündeki namazları bile kabul değildir. Onun için Kürdistan toprakları, Kürt halkının topraklarıdır. Zorla gasp edilmiştir. Bu toprakları gasp eden gaspçıların, bu topraklar üzerinde kıldıkları namazlar bile kabul değildir. Biz Kürtlerin bütün dünya milletleri gibi özgürce yasamak, milliyetini, dinini, dilini ve bütün değerlerini korumak ve özgür bir millet olarak yasamak haklarıdır. Yoksa bizim hiçbir milletten üstünlüğümüz yoktur, bunu da iddia etmiyoruz. Sayın Erdoğan her kürdün kendi insani ve fıtri haklarını elde edinceye kadar meşru yollarla mücadele etmek onların üzerine bir farzdır. Sayın Erdoğan, Kürtler sizleri bir Müslüman olarak artik doğru ve dürüst olmanızı ve yüce dinimizi kendi çıkarlarınız doğrultusunda kullanmamanızı bekliyor.

Bu süreçte mazlum Kürt milletinin her milletten daha çok birlik ve beraberliğe ihtiyaçları vardır. Bu seçimlerden dolayı Kürtlerin bir blok olarak ittifak kurup seçimlere katılmaları elzemdi. Biz parti olarak bağımsız adayları destekliyor, Türkiye’de hakları gasp edilmiş mazlumdan yana olan tüm dindar ve demokratik güçlerin de bu ittifakı desteklemelerini istiyoruz. Ben bir Müslüman olarak hakkin, mazlumdan ve haklıdan yana tecelli edeceğine inanıyorum.”

Hiç yorum yok: