16 Haziran 2011 Perşembe

Beyhan Ailesi:'' Yakınlarımızı Devlet Öldürdü ''


Kocaeli Valiliği'nin, polislerin düzenlediği ev baskınlarında gözaltına alınarak, "PKK'ye üye olmak" iddiasıyla tutuklanan Kocaeli Üniversitesi öğrencilerinden Hakan Beyhan ve Mehti Aspen için yaptığı, "Tutuklananlar arasındaki iki çocuğumuzun babaları teröristlerce öldürülmüştür" şeklindeki açıklamasına aileler tepki gösterdi. "Yakınlarımızı PKK değil, devlet öldürdü" diyen Beyhan ailesi, çocukları ile ilgili yapılan yalan haberler ve açıklamalara ilişkin İHD'ye başvurarak suç duyurusunda bulunacaklarını belirtti.

Bitlis'in Tatvan İlçesi'ne bağlı Köprücük Köyü'ne 14 Şubat 1994 yılında askerlerce yapılan baskında 5 köylü katledildi. Askerler köylülerden Zeki Apsen ve Ziya Beyhan'ı da yanlarına alarak köyden ayrıldı. Apsen ve Bayhan'ın cenazeleri bir gün sonra köyün girişinde ölü olarak bulundu. Apsen ve Beyhan'ın bizzat askerler tarafından götürüldüğü görülmesine rağmen, cinayetlerin PKK tarafından işlendiği ileri sürüldü. Cinayetlerin birebir tanığı olan Beyhan ve Apsen aileleri, yakınlarının PKK tarafından değil, köye baskın düzenleyen askerler tarafından işlendiğini konusunda çaba sarf etse de, hiçbir sonuca ulaşamadı.

Öldürülen Zeki Apsen ve Ziya Beyhan'ın çocukları, aynı zamanda kuzen olan Hakan Beyhan ve Mehdi Aspen, yıllar sonra aynı, Kocaeli Üniversitesi'nin kazanarak kayıp yaptılar. 6 Haziran 2011 tarihinde ise Kocaeli Üniversitesi'nde okuyan Kürt öğrencilerin kaldığı evlere yapılan baskınlarda Hakan Beyhan ve Mehdi Aspen'in de aralarında bulunduğu 15 öğrenci polis tarafından gözaltına alındı. "PKK üyesi olmak" iddiasıyla gözaltına alınan öğrenciler, tutuklanarak cezaevine gönderildi.

VALİ OLAYI ÇARPITTI


Öğrencilerin tutuklanmasının ardından açıklamada bulunan Kocaeli Valisi Ercan Topaca, "Tutuklananlar arasındaki iki çocuğumuzun babaları Bitlis'in Tatvan İlçesi'ne bağlı Köprücük Köyü'nde teröristlerce öldürülmüştür. Bu olayla ilgili o dönem güvenlik güçlerince hazırlanan tutanak elimizde" açıklamasına bulundu. Vali Tapaca'nın bu açıklamasının ardından birçok basın kuruluşu, henüz yargılamalarına devam edilen iki öğrenci hakkında, "Babaları PKK tarafından öldürülen iki üniversite öğrencisi, PKK'ye katıldı" şeklinde haberlere imza attı.

‘DEVLET KENDİNİ TEMİZE ÇIKARMAK İÇİN SUÇU PKK’NİN ÜZERİNE ATIYOR’

Vali tarafından yapılan açıklamaya ve gazetelerde çıkan haberlere Beyhan ve Aspen ailelerinden tepki geldi. Aileler, yakınlarının 14 Şubat 1994'te askerler tarafından köylerine yapılan baskında öldürüldüğünü kaydetti. Ancak ailelerin elinde resmi herhangi belge olmadığı için elleri kolları bağlı durumda. O dönemin birebir tanığı olan Ziya Beyhan'ın eşi Kamile Beyhan, "Devlet kendini temize çıkarmak için yıllardır işlediği cinayetleri PKK'nin üzerine atıyor" dedi.

‘ASKERLER EVLERİ KURŞUN YAĞMURUNA TUTTULAR’

Köylerine baskının yapıldığı geceyi zorlanarak anlatan Kamile Beyhan, o gün yaşananlara ilişkin şunları belirtti: "14 Şubat 1994 yılında köyümüze askerlerce baskın düzenlendi. Bombalar patlıyordu. Evlerde kimse var mı yok mu demeden kurşun yağmuruna tuttular. Hepimiz evdeydik. Amcamın kızının evine askerler girmişlerdi. Amcamın kızı çığlıklar atıyordu. Bunun üzerine Ziya ve Zeki yardım etmek için evden çıktılar. Askerler hamile olan amcamın kızının başına silah dayamışlardı tehdit ediyorlardı. Ziya ve Zeki eve girince askerler ikisini aldılar. Biz onları sorgu için karakola götüreceklerini sandık. Sabahın erken saatlerinde ikisinin cesedini de parçalanmış bir şekilde köyün girişinde bulduk."

‘YAKINLARIMIZA YAPILANLAR VAHŞETTEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİLDİR’


Yakınlarının askerlerce vahşice öldürüldüğünü söyleyen Beyhan, "Sabaha karşı cesetleri bulduk. Ama ikisi de tanınmayacak haldeydi. Bütün organları çıkarılmıştı. Mideleri bağırsakları yerdeydi. Tek tek topladık. Yakınlarımıza yapılan vahşetten başka bir şey değildir" dedi. Zeki ve Ziya gibi diğer yakınlarının da askerlerce vahşice katledildiğini belirten Beyhan, "Sadece ikisine değildi yapılan vahşet. Başka bir yakınımızın kafasını askerler silahla parçalamıştı. Beyninin parçalarını yorganların içinden topladık" dedi. Yıllardır yakınlarının PKK tarafından değil devlet tarafından öldürüldüğünü anlatmaya çalıştıklarını söyleyen Beyhan, "Benim kendi gözümle gördüklerimi bana farklı anlatıyorlar. Dünyada hiçbir insan evladının bir insana yapamayacağını Türkiye devleti bize yaptı. Biz yaşananların canlı tanığıyız ama maalesef devlet için bizim tanıklığımız yetmiyor. Kendi makamlarının resmi belgelerini istiyorlar" şeklinde konuştu.

‘EŞİMİ DEVLET ÖLDÜRDÜ, ASIL TERÖRİST DEVLETİN KENDİSİDİR’


Defalarca yaşanlardan ötürü suç duyurusunda bulunduğunu ifade eden Beyhan, "Devlet yaptığımız suç duyurularını kabul etmedi. 17 yıl önce eşimi öldürdüler ve bugün kalkıp 'yakınlarınızı ben değil, PKK öldürdü' diyor. Benim gücüm yettiğince hiçbir şekilde yaşanların peşini bırakmayacağım" dedi. Beyhan, "Benim çocuğum babası şehit düştüğünde daha 7 yaşındaydı. Hiçbir şey bilmiyordu. 17 yıldır okul okudu. Üniversite öğrencisiydi. Çocuğum daha küçükken, babası devlet tarafından öldürüldü ve bu gün de kalkıp 'babasını teröristler öldürdü, kendisi de terörist oldu' diyorlar. Benim eşimi devlet öldürdü ve asıl terörist devletin kendisidir" şeklinde tepkisini dile getirdi. Devletin bütün yetkili mercilerine seslenen Beyhan, "Buradan Başbakan başta olmak üzere Cumhurbaşkanına ve bütün yetkili mercileri kınıyorum" dedi.

Önümüzdeki günlerde İnsan Hakları Derneği'ne (İHD) başvuru yapacağını da dile getiren Beyhan, oğluyla ilgili yapılan açıklama ve haberler içinde suç duyurusunda bulunacağını söyledi.

Hiç yorum yok: