19 Nisan 2011 Salı

Ne Kadar Isyan Edersek, O Kadar Haklıyız!


Yüksek Seçim Kurulu (YSK), BDP’nin desteklediği Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloku adayları Hatip Dicle, Leyla Zana, Sebahat Tuncel, Gültan Kışanak ve Ertuğrul Kürkçü’nün de aralarında bulunduğu 12 bağımsız milletvekili adayının adaylıklarını iptal etti.

YSK'nin skandal kararını değerlendiren Aysel Tuğluk, Kürtlerin isyana teşvik edildiğini belirterek, ‘’Ne kadar isyan edersek, o kadar haklıyız’’ dedi.

Kürtlerin bir tahammül sınırı olduğuna dikkat çeken Aysel Tuğluk, "Kürtler kurbanlık koyun olarak boyunlarını uzatmayacaklar" diye konuştu.

YSK'nin kararı karşısında güçsüz olmadıklarını belirten Tuğluk şöyle dedi: "O kadar çok tahammüller zorlanıyor ve alan daraltılıyor ki; bunun karşısında ister istemez daha radikal kararlara yönelebiliriz. Artık bunlara 'dur' demeli, kabul etmediğimizi ortaya koymak zorundayız."

Klasik devlet anlayışının Kürtleri radikal kararlara ittiğini ifade eden Aysel Tuğluk, "Biz, nasıl halkımıza birlikte yaşamaktan, barıştan bahsedebiliriz? Onları nasıl inandırabiliriz?" diye sordu.

HEM ASKERİ, HEM SİYASİ ALANDA TASFİYE

"Demokratik siyaset alanı bile çok görülüyor. Dolayısıyla, ne kadar isyan edersek o kadar hakkımız olduğunu düşünüyoruz" diyen Tuğluk, AKP'nin tasfiye ve yok etme politikası uyguladığına vurgu yaptı: "Devletin önceden savaşarak yaptığı yok etme politikası, şimdi hem siyaseten, hem de askeri operasyonlarla sürüyor."

"Durumu kendi içimizde, halkımızla değerlendirecek ve en doğru kararı alacağız" diye konuşan Tuğluk, 'Türkiye'de Kürtlere hukuk olmadığını' kaydetti.

BDP'nin seçimlere sokulmadığını ancak kendilerinin demokratik, barışçıl ısrarlar göstererek bu engelleri aşmaya çalışıp mecliste seslerini duyurmak için bağımsız olarak seçimlere girmeye çabaladıklarını anımsatan Tuğluk, YSK kararıyla birlikte bunun da önüne geçildiğini söyledi.

Hiç yorum yok: